Crowdsourcing 2006 yılına kadar hayatımızda aslında farklı kavramlarla ve farklı araçlarla var olan, ancak 2006'dan sonra Jeff Howe'un o günün teknolojik koşullarını göz önüne alarak ortaya attığı bir kavram.
Bu kavram 2006'dan önce nasıl mı hayatımızdaydı? Aslına bakarsak bu kavramın farklı dillerdeki farklı karşılıkları insanoğlunun topluluk halinde yaşamaya başladığı dönemden itibaren kullanılmaya başlanmıştı. Örnek vermek gerekirse, bir köy düşünün ve bu köyün temiz suyu yakındaki nehirden köye taşıyacak bir su yoluna ihtiyacı var. Çünkü köylüler suyu taşımak için bayağı bir yol kat etmek zorunda kalıyorlar. İşte bu durumda köy muhtarı su yolu fikrini ortaya atıyor ve köylülere bunun nasıl olması gerektiğine dair tartışma ortamı yaratıyor. Her köylünün fikri köy meydanında ele alınıyor ve en beğenileni (ya da muhtarın en beğendiği) su yolu fikri için bu fikri ortaya atan köylüye bir ödül verilerek, su yolu yapılmaya başlanıyor. İşte eski tabirle "imece usulü" iş yapmanın farklı bir versiyonu "crowdsourcing". Temel amacı belirli kitlelerle iletişim sağlayarak toplumu temsil eden bu kitlelerin taleplerine göre ürün ve hizmetleri geliştirerek hem müşteri memnuniyetini hem de karlılığı arttırabilmektir. Şirketler genel olarak crowdsourcing sistemlerini kendi sistemlerine entegre bir web sitesi altyapısıyla veya sosyal medya sitelerinde oluşturduğu resmi hesaplarla sağlarlar. Şirket bir konuyla ve ürünle ilgili fikrini bu arayüzler vasıtasıyla kitlelerle paylaşır ve kitlelerden konuyla ilgili geri bildirimler alarak birçok reklam ve araştırma şirketinin gerçekleştiremeyeceği bir halkla ilişkiler çalışması gerçekleştirir. Geri bildirimlerden şirket içinde beğenilenleri belirli bir ödül karşılığında fikir sahibinden alır ve düşünceyi daha iyi kar edebilmek için kullanır. Yeni bir fikir geliştirmesi için ajanslara ödemesi gerekenden daha düşük bir bütçeyle, belirli bir topluluğu yönlendirerek ve fikirlerini alarak yani "crowdsourcing" yaparak şirket hem tasarruf etmiş hem de topluluk tarafından beğenilmiş bir sonuçla veya satılabiliritesi daha yüksek bir ürünle karını da katlamış olur.
Son dönemde düzenlenen reklam kampanyalarında "crowdsourcing" örneklerini görebiliriz. Firmaların yeni çıkaracakları ürünlerle ilgili isim ve logo yarışmaları, gıda firmalarının yeni tatları keşfetme amacıyla düzenlediği kampanyalar örnek gösterilebilir. Ayrıca sosyal medya üzerinden düzenlenen müşteri hizmetleri kampanyaları ve firmaların sağladığı duyurular da "crowdsourcing" kapsamında değerlendirilebilir.
Özetlemek gerekirse "crowdsourcing" aslında insanların topluluk halinde yaşamasıyla başlayan ve sonrasında gelişen iletişim koşullarıyla birlikte şu anki haline kavuşan ve gelişmekte olan yeni iletişim kanallarıyla birlikte hem şirketlerin hem de bireylerin vazgeçemeyeceği ve dillere zamanla pelesenk olacak bir kavram olacak. Bu kavrama alışmaya başlasanız iyi olur, benden söylemesi :)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder